×

GAZİOSMANPAŞA’NIN TORUNU BEYZADE BÜLENT OSMAN PARİS’TE VEFAT ETTİ.

GAZİOSMANPAŞA’NIN TORUNU BEYZADE BÜLENT OSMAN PARİS’TE VEFAT ETTİ.

GAZİOSMANPAŞA’NIN TORUNU BEYZADE BÜLENT OSMAN PARİS’TE VEFAT ETTİ.

Plevne Kahramanı Gaziosmanpaşa’nın torunu Beyzade Bülent Osman Fransa’da vefat etti. – Muammer ELVEREN –

Plevne Kahramanı Gaziosmanpaşa’nın torunu Beyzade Bülent Osman Fransa’nın başkenti Paris’te yaşamını yitirdi. Annesi Osmanlı Hanedanından II. Abdülhamit’in kızı Naime Sultan ile Gazi Osman Paşa’nın oğlu Kemalettin Bey’in tek torunu olan Bülent Osman dün gece Paris’te tedavi gördüğü hastanede 87 yaşında yaşama veda etti. Atatürk’e hayranlığı ile tanınan Beyzade Bülent Osman geçtiğimiz yıl geçirdiği beyin kanaması sonucu komaya girmişti.

Gazi Osman Paşa 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Plevne savunmasıyla dünya tarihine damgasını vurmuştu. Bülent Osman’la 2009 da Paris’teki evinde Hürriyet gazetesi için yaptığım görüşmede bana özenle sakladığı Gazi Osman Paşa’nın madalyalarını heyecanla gösterirken heyecandan titriyordu.  Beyzade Bülent Osman Hanedan ailesinin sürgünüyle ilgili soruma verdiği cevapta babası Cahit Osman’ın Fransa’da sürgündeyken dünyaya geldiğini söylemişti.  Osman “ Babam işportacılıktan otomobil yıkamaya kadar çeşitli işlerde çalıştıktan sonra Michelin lastik fabrikasında işe girdi ve oradan emekli oldu.  Fransa Cumhurbaşkanı tarafından Fransız Şövalyesi olarak  “Legion d’Honneur”unvanıyla ödüllendirildi” demişti.

Beyzade Bülent Osman, kendisinin de Michelin’de görev yaptığını ve şirketin başkan yardımcılığına kadar yükseldiğini belirtirken şu tarihi açıklamayı yapmıştı  “Annem ve Babamın sürgünde acı çektiğine tanık oldum. Ben Fransa’da doğdum, burada yaşadım, Türkiye’yi burada iken öğrenmeye başladım. Annem babam bütün çocukluğumda bana Türkiye’yi anlattılar. Görmediğim halde birçok yeri görmüş kadar biliyordum. Daha sonra Türkiye’ye gitme fırsatı bulunca anlattıkları kadar güzel olduğunu, insanların yardımseverliklerini görünce anne babamın devamlı Türkiye’den bahsetmekte ne kadar haklı olduklarını anladım. Ben 1990’a kadar Türkçe bilmiyordum, sonra öğrendim. Türkiye Cumhuriyetinin kuran Mustafa Kemal Atatürk dünyanın yetiştirdiği en büyük liderlerden biridir.  Bunu bütün dünya kabul ediyor. O zamanlar hepimiz savaşı kaybetmiştik. Bütün memleketler bizi paylaşacaklardı, iyi ki Atatürk ortaya çıkıp memleketi kurtardı.  O İmparatorluğun yıkılışında rol oynamadı ki… Yaşlanmış bir insan gibiydi memleket. İstese de istemese de ölecekti. Atatürk memleketi düştüğü kötü durumdan kurtardı, çünkü istense de istenmese de Avrupa memleketi paylaşacaktı. İş bitmişti… ne olacaktı yani Avrupalılar sultanlara tamam siz kalın mı diyecekti. Hayır… Memleketi paylaşıp onları da ya sürecek ya da öldüreceklerdi. Bu nun için diyorum ki Hanedan ailesinin yurtdışına çıkarılması kararı doğruydu.  Yapmalılardı, bunu yapmaya mecburlardı. Mustafa Kemal bunu yapmasaydı, Türkiye bugün Arabistan gibi olacaktı. Ama Atatürk başardı ve memleketi kurtardı. Buna saygı duymaktan başka ne yapılabilir.’’

Haberin HÜRRİYET İNTERNET LİNKİ:http://www.hurriyet.com.tr/2-abdulhamitin-torunu-bulent-osman-vefat-etti-40361868

. . .

BEYZADE BÜLENT OSMAN FATİH CAMİSİNDE OSMAN PAŞA’NIN YANINA GÖMÜLDÜ 

Muammer ELVEREN yazıyor –

Paris’te 87 yaşında vefat ettikten sonra vasiyeti üzerine eşi Jeannine Osman ve oğlu Remy Cengiz Osman tarafından İstanbul’a getirilen Plevne kahramanı Gazi Osman Paşa’nın torunu Beyzade Bülent Osman için Fatih Camii’nde ikindi namazını müteakip cenaze namazı kılındı. Osmanlı Hanedanından II. Abdülhamit’in kızı Naime Sultan ile Gazi Osman Paşa’nın oğlu Kemalettin Bey’in tek torunu olan Beyzade Bülent Osman büyük dedesi Gazi Osman Paşa ile Fatih Sultan Mehmet’in mezarının bulunduğu Fatih Camii haziresine gömüldü. Bülent Osman’ın ailesi Türkiye’de yaşayan ve cenaze için yurt dışından gelen Osmanlı Hanedanı üyeleriyle 14 Şubat Salı günü saat 18.00-21.00, 15 Şubat Çarşamba ve 16 Şubat Perşembe günleri de saat 13.00-17.00 arasında Yıldız Parkı içindeki Çadır Köşkü’nde taziyeleri kabul etti.

TABUT OMUZLARDA DEĞİL BEL HİZASINA TAŞINDI

Cenazeye Osmanlı hanedanına mensup Harun Abdülkerim Osmanoğlu, Abdülhamid Kahyan Osmanoğlu ile birlikte 2.Abdulmahid’in 5. kuşak torunu Nilhan ve babası Orhan Osmanoğlu katıldı. Camide taziyeleri Bülent Osman’ın eşi Jeannine Osman ile oğlu Remy Cengiz Osman kabul etti. Cenaze törenine Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, İstanbul büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir gazeteci Murat Bardakcı, organizatör Erkan Özarman ile Paris’ten işadamı Murat Baba katıldı. Bülent Osman’ın Türk bayrağına sarılı tabutunun önüne fotoğrafı ile Fransız hükümetinden aldığı iki şeref Madalyası (Legion d’Honneur) konuldu. Bülent Osman’ın cenaze namazını kıldıran İmam Ömer Tuğrul İnançer Fatih Sultarn Mehmet’e saygı gereği tabutun omuzlarda değil bel hizasında taşınması gerektiğini bildirdi. Bakanlar Kurulu’nun izniyle Fatih Sultan Mehmet’in türbesinin de bulunduğu Fatih Cami haziresine kadar bel hizasında taşınan Bülent Osman’ın cenazesi 1919 yılında vefat eden Cemile Sultan’ın oğlu Celalettin Bey ve 1953 yılında ölen Cemile Sultan’ın kızı Mevhibe hanımın mezarlarının olduğu bölüme defnedildi.

TÜRKÇE’Yİ 1990 DAN SONRA ÖĞRENDİM DEMİŞTİ.

Gazi Osman Paşa 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Plevne savunmasıyla dünya tarihine damgasını vurmuştu. Bülent Osman, 2009’da Paris’teki evinde Hürriyet’e verdiği röportajda Gazi Osman Paşa’nın madalyalarını göstermişti. Michelin’de görev yaptığını ve şirketin başkan yardımcılığına kadar yükseldiğini belirten Osman şöyle konuşmuştu: “Annem ve Babamın sürgünde acı çektiğine tanık oldum. Ben Fransa’da doğdum, burada yaşadım, Türkiye’yi buradayken öğrenmeye başladım. Annem babam bütün çocukluğumda bana Türkiye’yi anlattılar. Görmediğim halde birçok yeri görmüş kadar biliyordum. Daha sonra Türkiye’ye gitme fırsatı bulunca anlattıkları kadar güzel olduğunu, insanların yardımseverliklerini görünce anne babamın devamlı Türkiye’den bahsetmekte ne kadar haklı olduklarını anladım. Ben 1990’a kadar Türkçe bilmiyordum, sonra öğrendim.

“ATATÜRK DÜNYANIN EN BÜYÜK LİDERLERİNDEN”

Türkiye Cumhuriyetinin kuran Mustafa Kemal Atatürk dünyanın yetiştirdiği en büyük liderlerden biridir. Bunu bütün dünya kabul ediyor. O zamanlar hepimiz savaşı kaybetmiştik. Bütün memleketler bizi paylaşacaklardı, iyi ki Atatürk ortaya çıkıp memleketi kurtardı. O İmparatorluğun yıkılışında rol oynamadı ki… Yaşlanmış bir insan gibiydi memleket. İstese de istemese de ölecekti. Atatürk memleketi düştüğü kötü durumdan kurtardı, çünkü istense de istenmese de Avrupa memleketi paylaşacaktı. İş bitmişti… Ne olacaktı yani Avrupalılar sultanlara tamam siz kalın mı diyecekti. Hayır… Memleketi paylaşıp onları da ya sürecek ya da öldüreceklerdi. Bunun için diyorum ki Hanedan ailesinin yurtdışına çıkarılması kararı doğruydu. Yapmalılardı, bunu yapmaya mecburlardı. Mustafa Kemal bunu yapmasaydı, Türkiye bugün Arabistan gibi olacaktı. Ama Atatürk başardı ve memleketi kurtardı. Buna saygı duymaktan başka ne yapılabilir”

HÜRRİYET HABER LİNKİ: http://www.hurriyet.com.tr/bulent-osman-istanbulda-son-yolculuguna-ugurlandi-40365820

Muammer ELVEREN-Özel

 

 

İSTANBUL Üniversitesi- Yüksek Gazetecilik mezunu olan Muammer ELVEREN, 12 Şubat 1948 yılında Mardin’de doğdu. Evli ve bir kız babası olan ELVEREN, 1974 te Haldun SİMAVİ‘nin kurduğu GÜNAYDIN Gazetesi’ne girdi. 1977 de GÜNAYDIN gazetesi BRÜKSEL Bürosunu kurmakla görevlendirildi ve BRÜKSEL BÜRO ŞEFİ oldu. 1989 da BRÜKSEL temsilciliği yanında Mihail GORBAÇOV’un liderliğindeki Komünizm ’in merkezi kabul edilen 'Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği-SSCB’nin başkenti MOSKOVA temsilciliği görevini de üstlendi. ELVEREN 1991 yılında HÜRRİYET gazetesine girdikten sonra da BRÜKSEL ve MOSKOVA görevini birlikte yürüttü. Başta AZERBAYCAN olmak üzere dönemin Sovyetler Birliği Cumhuriyetleri yanında BULGARİSTAN ve ROMANYA’da Komünizmin çöküşüyle ilgili olayları yerinde izledi. ELVEREN birçok batı ülkesinde de uluslararası olayları izledi, dizi, haber ve röportajlar yaptı. Muammer ELVEREN 1991 de Azeri ve Ermeni çatışmalarının en yoğun olduğu dönemde tüm tehlikeleri göze alarak DAĞLIK KARABAĞ ‘a girip röportaj yapmayı başaran ilk gazeteci oldu. Bu başarısıyla “YILIN GAZETECİSİ” seçildi ve ‘SEDAT SİMAVİ GAZETECİLİK ÖDÜLÜ’ ne layık görüldü. Muammer ELVEREN aynı yıl Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ‘SERİ RÖPORTAJ ÖDÜLÜ’ nü de kazandı. ELVEREN 1992 yılında Fransa’ya atanarak HÜRRİYET gazetesi PARİS TEMSİLCİSİ oldu. 1998 de Devlet Bakanı EYÜP AŞIK ’ın Fransa’da tutuklanan yeraltı dünyasının tanınmış isimlerinden Alaattin ÇAKICI ile konuşmasını içeren kasetini elde ederek istifasına neden olan ve hükümetin düşme sürecini başlatan “ÇAKICI’YA KAÇ DİYEN ANAP’LI BAKAN” haberiyle ikinci kez SEDAT SİMAVİ GAZETECİLİK ÖDÜLÜ’ ne layık görüldü. ELVEREN aynı yıl İstanbul Üniversitesi “İletişim Fakültesi- YILIN GAZETECİSİ ÖDÜLÜ’ nü aldı. Muammer ELVEREN ‘e 1999 da NOKTA dergisinin düzenlediği “DORUKTAKİLER 98″ yarışmasında da “YILIN GAZETECİSİ” Kasım 2023 te ‘Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Burhan Felek Basın Hizmet ödülü’ verildi. Fransızca ve Arapça bilen ELVEREN 1977 den beri uluslararası alanda çalıştı, seri röportajlar yaptı, zirveler ve festivaller izledi. Avrupa Birliği, NATO, Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu ve UNESCO ile Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü – OECD gibi Uluslararası kuruluşlarla ilgili siyasi ve ekonomik yazılar yazdı, haber ve dizi yazılar hazırladı. Uluslararası büyük aktüel olayları yerinde izleyen ELVEREN hemen hemen tüm doğu ve batı Avrupa ülkeleri, şimdi her biri birer bağımsız ülke olan ve 15 Cumhuriyetten oluşan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nde çalıştı. İskandinav ülkeleri, Afrika ve Ortadoğu ülkeleri ile Mısır’dan Fas’a beş kuzey Afrika ülkesi ile çatışmalar döneminde SARAYBOSNA ve KOSOVA’da görev yaptı. 1995 te gazeteciliğin yanı sıra KANAL-D’ de televizyon haberciliğine de başlayan ELVEREN bu görevini 2008 sonuna kadar sürdürdü. ELVEREN 2010 yılına kadar HÜRRİYET GAZETESİ PARİS TEMSİLCİLİĞİ görevini sürdürdükten sonra Türkiye’ye döndü. HÜRRİYETgazetesinde uluslararası büyük olayları izleme görevini üstlenen ELVEREN, ARAP BAHARI olaylarının başladığı TUNUS ve MISIR’da görev yaptı. MISIR’da Devlet Başkanı Hüsnü MÜBAREK dönemini, TAHRİR DEVRİMİ, Mübarek‘in görevi bırakması, yargılanmasını yerinde izledi. Muhammed MURSİ dönemi ve ‘MÜSLÜMAN KARDEŞLER‘in günlerce RABİA Meydanı ayaklanmalarını, KAHİRE’nin çeşitli bölgelerinde yaptıkları gösterileri ve ASKERİ DARBE anında meydana gelen olayları yerinde izledi. Darbeyi gerçekleştiren Abdülfettah el SİSİ ’nin Cumhurbaşkanı seçildiği seçimler sırasında KAHİRE’de bulundu. ELVEREN daha sonra SİSİ döneminde tüm riskleri göze alarak MÜSLÜMAN KARDEŞLER ’den 1212 kişiye idam cezası verilen gazetecilerin sokulmadığı MİNYE kentine girip röportaj yapmayı başardı. UKRAYNA ’da ayaklanmalar başlayınca KIRIM ’a geçen ELVEREN orada görev yaparken Rus ordusu KIRIM'ı işgal etmeye başladı. KIRIM ‘da tüm bölge ve yolları kontrol altına alan Rus birliklerine rağmen Başkent SİMFEROPOL (Akmescit), BAHÇESARAY, YALTA ve özellikle Rus donanmasının bulunduğu ve gazetecilerin girmesi yasak SİVASTOPOL’e girmeyi başardı. Rus Ordusunun işgal ettiği bölgelerde fotoğraf çekmek yasak olduğu halde tüm tehlikeleri göze alarak 'Türk basınında ilk kez bir çatışma bölgesinde fotoğraf ve video çekme özelliği olan GOOGLE GÖZLÜĞÜ kullanarak' Rus askeri barikatlarıyla SİVASTOPOL’deki donanmasının fotoğraf ve görüntülerini çekip röportaj ve haberler hazırladı. HüRRİYET Gazetesinde uluslararası olayları izleme görevini 31 Aralık 2018 gününe kadar sürdüren Muammer ELVEREN kendi isteğiyle gazeteden ayrılarak emekli oldu. Halen "muammerelveren.com" sitesinde yazılarını derleyen ELVEREN, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu-FİJ, Belçika Profesyonel Gazeteciler Birliği-AGJPB, Avrupa Parlamentosu Gazeteciler Birliği-AJPE, Fransa Yabancı Gazeteciler Derneği-APE, Fransa Cumhurbaşkanlığı Gazeteciler Birliği-APP ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti TGC üyesidir. ELVEREN, FİJ kartı, Belçika Basın kartı, Fransa Basın kartı ve Sürekli Sarı Basın kartı taşıyor.

Yorum gönder

error: Content is protected!