Vietnam savaşında Fransa ve ABD’yi yenen Atatürk hayranı General’in ilginç hikâyesi…

MUAMMER ELVEREN-ÖZEL ARŞİV
Ekim 1997 de, Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’la hem devlet ziyareti hem de başkent Hanoi’de gerçekleşecek ‘Fransızca Konuşan Ülkeler Birliği- Francophonie’ Zirvesi için Vietnam’a gidiyoruz. Seyahate, Elysee Sarayı’ndan gelen davete, Cumhurbaşkanı’na eşlik eden heyetteki gazeteciler arasında Hürriyet Gazetesi temsilcisi olarak katılıyorum. Cumhurbaşkanlığı yaptığı 12 yıllık süre zarfında Chirac devlet ziyaretleri olsun, uluslararası toplantılar olsun mutlaka programını bir iki gün uzun tutar ve beraberinde Fransa’nın en büyük sanayicilerini götürür gidilen ülkede ekonomik işbirliği görüşmeleri yaptırırdı. Vietnam seyahatinde de öyle oldu.

UÇAKTA HARAKETLİ SAATLER

Uçakta kimler yoktu ki? Alsthom, Eurocopter, Dassault, Bouygues, Matra-Marconi Space, Axa, AGF, Suez, Accor ve daha birçok dev şirketin patronları veya yöneticileri bizimleydi. Chirac, Fransa’da merkez sağın lideri olduğu halde Dışişleri Bakanlığı görevini Sosyalist Mitterrand’ın dışişleri bakanı Hubert Vedrine’e vermişti. Uçakta aramıza oturan bakanlar uzun süren yolculuk sırasında uçağın ön bölümündeki Chirac’ın çalışma ve dinlenme bölümüne girip çıkıyordu. Bir ara Chirac aramıza gelerek herkesle tek tek tokalaşıp biraz sohbet ettikten sonra dışişleri heyetini içeri çağırdı. Chirac’ın yanından çıkanlar uçakta bizimle olan Vietnam uzmanlarıyla bir araya gelip sessizce konuşuyor, bir sorunu çözmeye çalışıyordu.

•  *  *  *

CHIRAC ve FRANSAYI YENEN GENERAL
Yanımda New York Times temsilcisi Whitney Craig ve Der Spiegel’in temsilcisi Lutz Kruche oturuyordu. Bir ara Lutz yerinden kalkıp dışişleri delegasyonundan birinin yanına gidip geldikten sonra bize dönüp, “Mesele ne biliyor musunuz? Hanoi’da katılacağımız bir kokteyle General Giap da gelecekmiş” dedi. Cumhurbaşkanı Chirac’ın da hazır bulunacağı bu kokteyle katılacak olan Giap, tüm zamanların en büyük askeri dehalarından biri olarak kabul edilen ve Vietnam savaşında Fransız ordusunu hezimete uğratıp mağlup eden komutandan başkası değildi. Fransızlar için bu yenilgi tarihin kara sayfalarından biri olarak kalmış ve bunu hazmedemedikleri için Giap’ın adını duymak bile istemiyorlardı. Dolayısıyla Chirac da, kokteylde Fransa’yı yenmiş bir komutanla tokalaşmak istemiyordu ancak devlet ziyareti olduğu için davete icabet etmesi gerektiğinden diplomatlar bu soruna bir çözüm arıyordu.

• * * *

 

Birinci Hindiçin Savaşı’nda (Fransa-Vietnam savaşı 1946-1954) Fransız ordusunu, (ABD-Vietnam Savaşı’nda1960-1975)  ABD ordusunu yenen Vietnamlı General Vo Nguyen Giap  102 yaşında öldü.

• * * * 

OOO…TÜRK… KEMAL.. ATATÜRK…
Vietnam’a vardık, Fransız delegasyonu ile Chirac’ın da hazır bulunduğu kokteyle katıldık, kameraman ve fotoğrafçıların girişe doğru koşuşturduklarını görünce ben de oraya yöneldim. Askeri üniforması ile Giap içeri girdi. Geriye dönüp baktım, Chirac yandaki salona geçmişti. Belli ki karşılaşmamaları için önlem alınmıştı. Bu kez gazeteciler Chirac’ın olduğu bölüme koşturunca yanında bir kişi kalan Giap’a doğru yönelip elimi uzatarak Fransızca “Ben Türk gazetecisiyim” diyerek tokalaştım. Giap baş parmağını kaldırarak “Ooooo….. Oooo Türk…. Kemal…. Atatürk” deyiverdi. O arada yanımızda olan Le Parisien gazetesi temsilcisi Bruno Fanucci fotoğrafımızı çekti, şaşırmıştım. Maalesef daha fazla konuşmama fırsat vermeyen Vietnamlı görevli Giap’a bir şeyler söyleyerek onu hızlıca Chirac’ın olmadığı bölüme götürdü. Arkadaşım Bruno ile Chirac’ın olduğu bölüme yöneldiğimizde korumalarla dışarı çıktığını gördük. Böylece Chirac’la General Giap aynı kokteylde bulunmalarına rağmen hem karşılaşmalarına hem de tokalaşmalarına engel olunduğuna şahit olduk.

 

GENERAL GİAP ATATÜRK HAYRANIYMIŞ.
Türkiye Vietnam’da Ocak 1997 de Büyükelçilik açtı. Hanoi Büyükelçiliğine Önder Alaybeyi atandı. Gazetelerde Mart 2000’de Vietnam’a giden dönemin Devlet Bakanı Mehmet Ali İrtemçelik’in Giap’la evinde görüştüğü ve bu görüşme sırasında Giap’ın Atatürk’e hayranlığını dile getirdiğine yer verildi. Haberlerde Giap’ın İrtemçelik’e “Biz Kemal’i hep hayranlıkla izledik, Türkiye’ye bağımsızlığını kazandırdı, biz de kendi mücadelemizi vermek zorunda kaldık. Bizimki çok daha uzun ve çileli oldu” sözlerine yer verildiğini okuyunca General Giap’ın ‘Ben Türk gazeteciyim’ dediğimde neden ““Ooooo… Oooo Türk… Kemal… Atatürk” dediğini anlamış oldum.

GİAP 102 YAŞINDA ÖLDÜ
General Vo Nguyen Giap, 1946 yılında başlayan İndochine-Çin Hindi savaşını, 1954 yılında Fransız ordusuna karşı uyguladığı gerilla taktikleri ile kazanmıştı. Kuzey Batı Vietnam’da tarihe ‘Dien Bien Phu’ kuşatması olarak geçen savaşta, askeri dehasını kullanıp Fransız askerlerine en ağır darbeyi vurarak yenmiş ve Fransa’nın Güney Asya’daki sömürgeciliğine son vermişti. Vietnam Halk Ordusu’nun kurucusu olan Giap, 1975 yılında da Ho Chi Minh liderliğinde Amerikalılara karşı savaşarak Saigon’un düşmesini de sağlamıştı. Böylece Giap, dünya tarihinde yaşamı boyunca hem Fransız hem de Amerikan ordularını yenen tek komutan olarak tarihe geçmiş ve Vietnam’ı Fransız sömürgeciliği ile Amerikan

GAZETECİ HALİT KAKINÇ ONUN İÇİN NE YAZMIŞTI?

https://odatv.com/vietnamli-komutan-giap-ataturk-hayraniydi-1510131200.html

Vietnamlı komutan Giap Atatürk hayranıydı

15.10.2013 14:48  Halit KAKINÇ:

Bu yazı, ’68 Kuşağı’nın unutulan düşlerini dillendiren bir yazıdır. Realist olmayabilir, varsın olmasın… Realizmden yorgun düşüldüğü zamanlar, bir parça olsun nostalji, dinlendiricidir.

Çağın Âsi Generali veya Kızıl Napolyon, tam 102 yaşında öldü. Bu alanda eğitim veren tek bir okul bile bitirmemesine rağmen, gelmiş geçmiş en büyük askerî dehalardan birisi olarak geçti tarihe Vietnamlı Vo Nguyen Giap. Gerilla Savaşı’nın sayılı birkaç kuramcısından biri oldu. Aslında felsefe ve hukuk okumuştu üniversitede.

Fransızlar’ı ülkesinden kovdu… Japonlar’a nefes aldırmadı… Başat Güç ABD’yi perişan etti. Amerikalılar, geride 50 bin ölü bırakarak çekildiler Vietnam’dan.

Yeni kuşaklar hatırlamazlar – ‘68’lilerin ünlü sloganıydı: Ernesto Che Guevara’nın “Daha fazla Vietnam yaratılmalı” sözü üzerine, sol gençliğin andı haline gelmişti: “Bir, iki, üç, dört… Daha fazla Vietnam… Ernesto’ya bin selam!”

Hiç bir araya gelmediler Che ile Giap. Ne var ki çoğu konuşmaları neredeyse hep aynı cümle ile biterdi: “Biz Kazanacağız!”

“Yaşasın Güney Vietnam halkı!

Yaşasın Güney Vietnam devrimci ordusu!

Yaşasın proleterya enternasyonalizmi!

Emperyalizme ölüm!

Ya özgür vatan, ya ölüm!

Venceremos!”

Ernesto Che Gueveara

“Ulusal bağımsızlık bayrağını daima yüksekte tutmak, Amerikan saldırganlarına karşı dövüşmek ve yenmek, Güney’i kurtarmak, Kuzeyi savunmak ve ülkeyi yeniden birleştirmek… Barışçı, birleşmiş, bağımsız, demokrat ve mamur bir Vietnam’ın kuruluşuna katkıda bulunmak için Amerikan emperyalistlerine karşı savaşmaya sonuna kadar devam edeceğiz…”

“Chúng tôi sẽ giành chiến thắng”

Vo Nguyen Giap

Bir konuşmasında şöyle diyordu Che Guevara: “Eğer dünyada ölümün kendi paylarına düşen kısmıyla ve müthiş trajedileriyle, her günkü kahramanlıklarıyla, emperyalizme bitmez tükenmez darbeler indirerek, dünya halklarının artan nefretiyle emperyalizmin güçlerini parçalamak için iki, üç daha fazla Vietnam gün ışığına çıksaydı, geleceğe daha güvenli bakabilirdik!..

Ve eğer bizler, düşmana güçlü ve etkin darbeler vurmak için birleşe bilseydik ve mücadele eden halklara her türlü yardımı etkin olarak artırabilseydik, gelecek o zaman nasıl da büyük ve yakın olacaktı!

…Yürünen uzun bir yoldur. Ve bir bölümü belirsizdir. Biz kendi sınırlarımızı tanıyoruz. 21.Yüzyıl İnsanını bizler, kendimiz oluşturacağız.”

Nerede, nasıl ve neden hata yapıldı – bu uzun bir tartışma konusu. Che kazanamadı… Giap’ınki da eksik kaldı.

“VO NGUYEN GIAP ATATÜRK HAYRANIYDI”

40 yıllık dostum Muammer Elveren, Hürriyet Planet’te son derece ilginç bir anısını paylaştı izleyenleriyle. Aynen aktarıyorum: “…Ekim 1977… Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chriac’ın uçağı ile Vietnam’a hem devlet ziyareti hem de başkent Hanoi’de gerçekleşecek ‘Fransızca Konuşan Ülkeler Birliği – Francophonie’ Zirvesi için gidiyoruz…

…Chirac’ın da hazır bulunacağı kokteyle General Giap da gelecekmiş. Tüm zamanların en büyük askeri dehalarından biri… Fransızlar’ı hezimete uğratmış… Chirac ise Fransızlar’ı yenmiş bir komutanla tokalaşmak istemiyordu…

…Askeri üniforması ile Giap içeri girdi… Elimi uzatarak Fransızca ‘Ben, Türk gazetecisiyim’ dedim. Giap, baş parmağını kaldırarak ‘Ooooo… Ooooo Türk… Kemal… Atatürk…” dedi.

…Daha sonra Mart 2000’de Vietnam’a giden dönemin devlet başkanı Mehmet Ali İrtemçelik’in Giap’la evinde görüştüğü haberi çıktı. Giap’ın ‘Biz, Kemal’i hep hayranlıkla izledik. Türkiye’ye bağımsızlığını kazandırdı. Biz de kendi mücadelemizi vermek zorunda kaldık. Bizimki çok daha uzun ve çileli oldu’ sözlerine yer verildi…”

. . .