NEDİR KADINLARIN ERKEKLERDEN ÇEKTİĞİ?

Yıl 2015… Avrupa’da her 5 kadından biri fiziksel şiddet ya da tecavüz, iki kadından biri de psikolojik şiddet mağduru. Kadına karşı şiddete dikkat çekmek ve unutturmamak amacıyla Birleşmiş Milletler 1999’da her yıl 25 Kasım tarihini “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” ilan etti.

Etti de ne oldu?

Neredeyse kadına karşı şiddet, tecavüz, kötü muamele haberi okumadığımız gün geçmiyor. Peki, bu sadece gelişmemiş ya da gelişmekte olan toplumlarda mı oluyor? Maalesef hayır, demokrasiden, insan haklarından, özgürlüklerden dem vururken mangalda kül bırakmayan gelişmiş hatta en gelişmiş ülkelerde de oluyor. Yıl 2015… AB’de yapılan araştırmaya göre Avrupa’da her 5 kadından biri fiziksel şiddet ya da tecavüz, iki kadından biri de psikolojik şiddet mağduru.

AVRUPA ULKELERE GOE CINSEL VE FIZIKI SIDDET

Peki, kadınlar en çok hangi ülkede tecavüz, fiziksel ya da psikolojik şiddet görüyor?

Şaşırmayın. Sıralamada ilk 3 ülke Kuzey Avrupa’dan;

Fiziksel şiddetin Avrupa ortalaması yüzde 22’dir.  Şiddet oranının en yüksek olduğu ülkeler yüzde 32 ile Danimarka, Finlandiya ve Letonya. Oysa bu Kuzey Avrupa ülkeleri demokrasi, özgürlükler ve cinsiyet eşitliğinin çok gelişmiş olduğu ülkeler olarak biliniyor. Bu ülkeleri Fransa, İngiltere, Hollanda ve İsveç izliyor.

Peki, Kuzey Avrupa ülkelerinde şiddet oranı neden bu kadar yüksek?

Soğukların çok olduğu bu ülkelerde çok alkol tüketiliyor, böylece alkolizm şiddetin önemli nedenlerinden birini oluşturuyor. Ancak bu ülkelerde kadınlar temel hak ve özgürlüklerinin bilincinde oldukları için gördükleri şiddeti anlatmanın hakları olduğunu biliyor ve bunu yetkililere anlatmaktan kaçınmıyorlar. Bu nedenle kamuoyu yoklamalarında şiddet oranları bu ülkelerde daha yüksek çıkıyor. Oysa birçok ülkede kadınlar korkudan gördükleri şiddet konusunu daha az konuşuyorlar ya da anlatmaya tereddüt ediyorlar.  Böyle olunca da şiddet olayları gizli kalıyor, araştırmalarda rakamlara yansımıyor dolayısıyla şiddet oranı rakamları daha az çıkıyor. Bunun önüne geçmek için kadına karşı şiddet konusunda uzman dernek ve kuruluşlar tarafından kadınların bilgilendirilmeleri, konuşabilmeleri için de destek verilmesi gerekir.

 

KADINA SIDDET ORANLARI

Fransa’da 4 kadından biri fiziksel şiddet gördüğünü söylüyor. Şiddet tokat atma, itme, saçlardan çekme, yumruk atma ve sigara ile yakma şeklinde başlıyor ve dövmeye hatta sakat bırakmaya kadar gidiyor. Sonrasını gazetelerde okuyoruz. Kadın haklarının desteklenmesi için kamu bilincini duyarlı kılmak ve bu alanda mücadeleyi ısrarla sürdürmek gerekiyor ancak kadınlar genellikle konuşmaktan korktuğu için bir çok şiddet olayı gizli kalıyor. Kadına şiddetin en sık görülen şekli eşler tarafından uygulanan fiziksel şiddettir. Dünyada 3 kadından biri ya dayak yemiş ya cinsel istismara uğramış ya da yaşamı boyunca istismara uğramıştır. Dünya Bankası verilerine göre 15-44 yaş arasındaki kadınlarda tecavüz ve aile içi şiddet, kanserden, trafik kazalarından, savaş tehlikesinden daha fazladır. Örneğin Fransa’da toplumun her kesiminden köylü ya da şehirli fark etmiyor, 3 günde bir kadın eşinin attığı dayaktan yaşamını yitiriyor.

FIZIKI VE CINSEL SIDDET ORANLARI

‘Kocasında veya eski eşinden’ , ‘Yaşadığı kişi veya sevgilisinden’ Fiziki şiddet veya Cinsel şiddete maruz kalan kadınların bunu polise bildirmesi,  başkasına anlatması veya kimseye anlatmaması ile ilgili araştırma oranları farklılıklar gösteriyor. Kocası ya da boşandığı eşinden ‘Cinsel şiddet’ e maruz kalanların yüzde 32 si hiç kimseyle bunu paylaşmıyor, konuşmuyorlar, yüzde 28’ i bir başkasıyla paylaşıyor, yüzde 39 u polise veya ilgili başka servise başvuruyor. Yaşadığı kişi veya beraber yaşamadığı sevgilisinden ‘Cinsel şiddet’ e maruz kalanların yüzde 33 bunu kimseyle paylaşmıyor, yüzde 37 si arkadaşı ya da başkasıyla paylaşıyor, yüzde 30 u polise ya da başka servise başvuruyor.

Kocası ya da boşandığı eşinden ‘ Fiziki Şiddet’ e maruz kalanların yüzde 32 si hiç kimseyle bunu paylaşmıyor, konuşmuyorlar, yüzde 36 bir başkasıyla paylaşıyor, yüzde 31 i polise veya ilgili başka servise başvuruyor. Yaşadığı kişi veya beraber yaşamadığı sevgilisinden ‘ Fiziki şiddet’ e maruz kalanların yüzde 31 bunu kimseyle paylaşmıyor, yüzde 44 ü arkadaşı ya da başkasıyla paylaşıyor, yüzde 24 ü polise ya da başka servise başvuruyor.

Avrupa Birliği, kadına ve kız çocuklarına yönelik şiddet ve onları hedef alan her türlü ayrımcılıkla mücadelenin birbirinden ayrı düşünülemez üç amacını ‘şiddetin önlenmesi, mağdurların korunması ve desteklenmesi ile bu tür şiddeti gerçekleştirenlerin yargılanması’ olarak tanımlıyor. Kadınlara Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması Bildirgesinde ‘Kadına yönelik şiddet’ terimi özel hayatta ya da toplum içinde kadınların fiziksel, cinsel veya psikolojik zarar görmesiyle sonuçlanan ya da sonuçlanabilecek her türlü cinsiyete dayalı şiddet eylemi anlamına gelir ki bu tür eylemlerle tehdit, zorlama veya özgürlüğün keyfi kısıtlanması da buna dâhildir” deniyor.

Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin, cinsel istismar, taciz, tecavüz ve diğer tüm istismar şekillerinin, bütün şiddet eylemlerini kapsayan fiziksel, cinsel ve psikolojik şiddetin önlendiği, kadın erkek eşitliğinin tam anlamıyla uygulandığı bir dünya dileğiyle…

Muammer ELVEREN

 

Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir