RUSYA KIRIMI İŞGAL VE İLHAK EDERKEN ORADAYDIM

 

 

RUSYA KIRIM’I İLHAK ETTİĞİNDE ORADAYDIM

Evet, Mart 2014 te Rus işgali altındaki Kırım’daydım. Kırım’daki Rus yanlılarının Ukrayna’dan ayrılmak için başlattıkları gösterileri izlemek üzere Kırım’a gittiğimde yarımada adeta Rus milislerinin ablukası altındaydı. İstanbul’dan bindiğim uçak tam Kırıma ineceği sırada Havalimanının Rus milisleri tarafından işgal edildiği uyarısıyla geri dönmek zorunda kalmıştık. Birkaç gün sonra Havalimanı kontrol altına alınınca yine aynı uçakla Kırım’ın başkenti Simferopol’e (Akmecit) iner inmez tavsiye üzerine Server ve Enver Kakura kardeşlerin işlettikleri Sefa Otel’e yerleştim.  Başkent Rus milislerce adeta abluka altındaydı. Rusya işgale başlamış her gün lehte ve aleyhte gösteriler yapılıyordu.

Otel görevlisinden bilgi almaya çalışırken aralarında Türkçe konuşan iki kişi gelip yanımdaki masaya oturdu. Biraz sonra aralarından biri bana dönerek adının Recep Güven olduğunu söyleyerek ‘Nerelisiniz’ diye sorunca ‘İstanbul’dan geldim, gazeteciyim. Hürriyet için olayları izlemeye geldim’ deyince ‘Arabamız var gitmek istediğiniz yere götürebiliriz’ dedi. O sırada otelin sahibi olan arkadaşları Enver Kakura gelince onlarla birlikte aynı masaya oturup olayları konuştuk ve ‘Rusya Kırım’ı işgal ettiğinde  orada kaldığım süre içinde Türk işadamı Recep Güven bana her konuda yardımcı oldu.

Rus askerlerinin kuşatması altındaki Kırım Özerk Cumhuriyeti Başbakanlık ve Parlamento binaları başta olmak üzere tüm resmi devlet kuruluşları ve kamuya ait kurumlarda Kırım bayrakları yanındaki Ukrayna bayrakları indirilerek yerine Rus bayrakları çekilmiş durumdaydı. Rusya Halka ‘kontrol artık bizde’ mesajı veriyor, Kırım’da Bütün bu binaların giriş ve çıkışları sivil Rus milislerce kontrol ediliyor, içeri girmek isteyen en üst düzey görevliler bile bu milislerin güvenlik ve kimlik kontrollerinden sonra içeri alınıyordu. Başbakanlık ve Parlamento binaları önünde Kırımlı Ruslar sivil koruma birimleri oluşturarak önlerinde kalkanlarla nöbet tutarken vatandaşlar tarafından sloganlarla desteklenip kırmızı karanfiller veriliyordu.

 

Akşam iş çıkışından sonra araçlarına Rus bayrakları takanlar bir maç kazanmış gibi sokaktaki insanların şaşkın bakışları arasında klakson çalıp hoparlörlerle Rusça slogan atıp marşlar çalarak cadde ve sokak aralarında dolaşıyor. Kırım Tatarları Milli Meclisinde Rus asıllıların bu oldu-bitti davranışları karşısında toplantı üstüne toplantı yaparak tutum belirlemeye çalışıyor, onları vatanlarından kopararak yıllarca sürgüne gönderen Rusların Kırım işgaline karşı çıkıyorlardı. İçeriden yardım eden ve nüfusun yüzde 58,5 ini oluşturan Rus asıllı Kırımlılar bu işgale destek veriyordu.

11 Mart 2014 günü ‘Kırım Özerk Cumhuriyeti’ parlamentosu hem ‘Kırım’ hem de özel statüsü olan ‘Sivastopol’ kenti için Bağımsızlık kararı alırken, Ukrayna’dan ayrılma ve referandum yapılması kararını da kabul etti. 16 Mart 2014’te yapılan referandumda ise Kırım’ın Rusya’ya bağlanması yönünde karar çıktı. Bu durum Ukrayna’dan yana tutum sergileyen Kırım Tatarlarını Rusya ile karşı karşıya getirdi. Bunun üzerine, Uluslararası kurumlarla Demokrasi ve İnsan Hakları Savunucularına acil yardım çağrısı yapan, Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Rıfat Çubarov ‘Kırım Parlamentosu’nun, silahlı milislerin namluları ucunda Kırım’ın Rusya Federasyonu’na bağlanması yönünde almış olduğu karar uluslararası hukuka, Ukrayna anayasası ve kanunlarına aykırıdır” açıklamasını yaptı.

Bu süreçte Rus yanlısı olmayanlara uygulanan baskı binlerce Kırım Tatarı Türk ve Ukraynalının evlerini terk etmesine neden oldu. Kırım Tatar halkının lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve Kırım Tatar Milli Meclisi başkanı Rıfat Çubarov ile bazı meclis yetkililerine Kırım’a giriş yasağı getirildi. Kırım Tatarlarının iradesini temsil eden ‘Kırım Tatar Milli Meclisi’ aşırı örgüt kapsamına alınarak faaliyetleri yasaklandı. Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), Kırım Tatarlarının evlerine, camilere, okullara baskınlar yaptı. Rusya Federasyon Konseyi de Ukrayna’dan ayrılmak üzere tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Kırım’ın Rusya’ya bağlanmasını öngören anlaşmaya onay verdi. Kırım’ın Rusya’ya ilhak kararı ise 21.Mart 2014 te Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından imzalandı ve Kırım bütün dünyanın gözü önünde resmen Moskova’ya bağlanmış oldu

BASIN TARİHİNDE İLK KEZ
İŞGAL ALTINDAKİ BÖLGEDE GOOGLE GÖZLÜĞÜ İLE HABER YAPTIM

Basın tarihinde bir ilke imza atarak Ukrayna’nın Kırım Özerk Bölgesi’ni işgal eden Rus askerlerini yeğenimin Amerika’dan getirdiği ‘Google gözlüğü’ ile görüntüledim.

Rus işgali fotoğraflarını çekmek yasak olduğu için, Kırım’ın Başkenti Simferopol’den çıkışı ile Bahçesaray ve Sivastopol kenti girişindeki Rus askerlerini, Rusya için çok büyük stratejik öneme sahip Sivastopol Limanı ile orada hazır bekletilen Rus donanması ve denizaltıları da aynı gözlükle çekerek haber yaptım.

Böylece son derece tehlikeli olmasına rağmen fotoğraf çekilmesi yasak yerlerde (o zaman) deneme safhasında olduğu için daha kimsenin bilmediği, her göz kırpışında çekilen fotoğraf ve videoları direk tanıtılmış e-maile gönderebilen, koyu renk camlarıyla güneş gözlüğünü andırdığı içinde dikkat çekmeyen bu gözlüğü ilk kez işgal altında çatışma riski olan bir bölgede kullanmış oldum.

KIRIMDA GAZETECİLERE YASAK ŞEHİR SIVASTOPOLE GİDERKEN-Kırım Hanlığı 1441-1783 yılları arasında Kırım’da hüküm sürmüş Kırım Tatar devletiydi.1774’te Rus İmparatorluğu ve Osmanlı Devleti, her iki imparatorluğun da Kırım’ın bağımsızlığını ve içişlerine müdahale etmemeyi garanti ettiği (Küçük Kaynarca) barışını sonuçlandırdı, ancak 1783’te Rus İmparatorluğu anlaşmayı ihlal etti ve II. Katerina’nın emriyle Kırım ilhak edildi. Akyar’da (Sivastopol) 2004 yılında Kırım savaşının 150. yılı münasebetiyle büyük bir törenle açılan Türk Şehitliği vardır. Şehitlik, Akmescit’e (Simferopol ) giderken yol üstündedir. Ayrıca Akyar’a (Sivastopol)Akmescit üzerinden gidildiğinde, Kırım’ın Ruslar tarafından işgal edilişinin 200. yılı şerefine 1983 yılında dikilen kocaman bir takın altından geçilerek girilmektedir.

KIRIM’DA SİVASTOPOL’DEKİ RUS DONANMASINI BU GÖZLÜKLE ÇEKMİŞTİM-Kırım’da Rus işgali sırasında kullandığım, fotoğraf ve video çekebilen, haritada yön ve adres bulabilen, çekilen fotoğraf ve görüntüleri hafızasına tanıtılan e- mail adresine direk gönderebilen ‘google glass’ gözlüğünü bir çatışma bölgesinde dünyada ilk kez ben kullanmıştım.

Bu gözlükle gizli çekilen yasak görüntüler e- maile gönderildikten sonra silinirse kontrol durumunda hiçbir iz kalmıyor. Kırım’da kullandığımda deneme safhasında olan bu gözlüklerin her şeyi izinsiz kayıt özelliği ‘özel hayata müdahale’ tartışmalarına neden olduğu için bazı özellikleri kaldırıldıktan sonra sadece ‘lojistik ve sağlık’ alanında kullanılmak üzere piyasaya sürüldü.

 

MuammerELVEREN hakkında 226 makale
İSTANBUL Üniversitesi- Yüksek Gazetecilik mezunu olan Muammer ELVEREN, 12 Şubat 1948 yılında Mardin’de doğdu. Evli ve bir kız babası olan ELVEREN, 1974 te Haldun SİMAVİ‘nin kurduğu GÜNAYDIN Gazetesi’ne girdi. 1977 de GÜNAYDIN gazetesi BRÜKSEL Bürosunu kurmakla görevlendirildi ve BRÜKSEL BÜRO ŞEFİ oldu. 1989 da BRÜKSEL temsilciliği yanında Mihail GORBAÇOV’un liderliğindeki Komünizm ’in merkezi kabul edilen 'Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği-SSCB’nin başkenti MOSKOVA temsilciliği görevini de üstlendi. ELVEREN 1991 yılında HÜRRİYET gazetesine girdikten sonra da BRÜKSEL ve MOSKOVA görevini birlikte yürüttü. Başta AZERBAYCAN olmak üzere dönemin Sovyetler Birliği Cumhuriyetleri yanında BULGARİSTAN ve ROMANYA’da Komünizmin çöküşüyle ilgili olayları yerinde izledi. ELVEREN birçok batı ülkesinde de uluslararası olayları izledi, dizi, haber ve röportajlar yaptı. Muammer ELVEREN 1991 de Azeri ve Ermeni çatışmalarının en yoğun olduğu dönemde tüm tehlikeleri göze alarak DAĞLIK KARABAĞ ‘a girip röportaj yapmayı başaran ilk gazeteci oldu. Bu başarısıyla “YILIN GAZETECİSİ” seçildi ve ‘SEDAT SİMAVİ GAZETECİLİK ÖDÜLÜ’ ne layık görüldü. Muammer ELVEREN aynı yıl Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ‘SERİ RÖPORTAJ ÖDÜLÜ’ nü de kazandı. ELVEREN 1992 yılında Fransa’ya atanarak HÜRRİYET gazetesi PARİS TEMSİLCİSİ oldu. 1998 de Devlet Bakanı EYÜP AŞIK ’ın Fransa’da tutuklanan yeraltı dünyasının tanınmış isimlerinden Alaattin ÇAKICI ile konuşmasını içeren kasetini elde ederek istifasına neden olan ve hükümetin düşme sürecini başlatan “ÇAKICI’YA KAÇ DİYEN ANAP’LI BAKAN” haberiyle ikinci kez SEDAT SİMAVİ GAZETECİLİK ÖDÜLÜ’ ne layık görüldü. ELVEREN aynı yıl İstanbul Üniversitesi “İletişim Fakültesi- YILIN GAZETECİSİ ÖDÜLÜ’ nü aldı. Muammer ELVEREN ‘e 1999 da NOKTA dergisinin düzenlediği “DORUKTAKİLER 98″ yarışmasında da “YILIN GAZETECİSİ” Kasım 2023 te ‘Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Burhan Felek Basın Hizmet ödülü’ verildi. Fransızca ve Arapça bilen ELVEREN 1977 den beri uluslararası alanda çalıştı, seri röportajlar yaptı, zirveler ve festivaller izledi. Avrupa Birliği, NATO, Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu ve UNESCO ile Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü – OECD gibi Uluslararası kuruluşlarla ilgili siyasi ve ekonomik yazılar yazdı, haber ve dizi yazılar hazırladı. Uluslararası büyük aktüel olayları yerinde izleyen ELVEREN hemen hemen tüm doğu ve batı Avrupa ülkeleri, şimdi her biri birer bağımsız ülke olan ve 15 Cumhuriyetten oluşan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nde çalıştı. İskandinav ülkeleri, Afrika ve Ortadoğu ülkeleri ile Mısır’dan Fas’a beş kuzey Afrika ülkesi ile çatışmalar döneminde SARAYBOSNA ve KOSOVA’da görev yaptı. 1995 te gazeteciliğin yanı sıra KANAL-D’ de televizyon haberciliğine de başlayan ELVEREN bu görevini 2008 sonuna kadar sürdürdü. ELVEREN 2010 yılına kadar HÜRRİYET GAZETESİ PARİS TEMSİLCİLİĞİ görevini sürdürdükten sonra Türkiye’ye döndü. HÜRRİYETgazetesinde uluslararası büyük olayları izleme görevini üstlenen ELVEREN, ARAP BAHARI olaylarının başladığı TUNUS ve MISIR’da görev yaptı. MISIR’da Devlet Başkanı Hüsnü MÜBAREK dönemini, TAHRİR DEVRİMİ, Mübarek‘in görevi bırakması, yargılanmasını yerinde izledi. Muhammed MURSİ dönemi ve ‘MÜSLÜMAN KARDEŞLER‘in günlerce RABİA Meydanı ayaklanmalarını, KAHİRE’nin çeşitli bölgelerinde yaptıkları gösterileri ve ASKERİ DARBE anında meydana gelen olayları yerinde izledi. Darbeyi gerçekleştiren Abdülfettah el SİSİ ’nin Cumhurbaşkanı seçildiği seçimler sırasında KAHİRE’de bulundu. ELVEREN daha sonra SİSİ döneminde tüm riskleri göze alarak MÜSLÜMAN KARDEŞLER ’den 1212 kişiye idam cezası verilen gazetecilerin sokulmadığı MİNYE kentine girip röportaj yapmayı başardı. UKRAYNA ’da ayaklanmalar başlayınca KIRIM ’a geçen ELVEREN orada görev yaparken Rus ordusu KIRIM'ı işgal etmeye başladı. KIRIM ‘da tüm bölge ve yolları kontrol altına alan Rus birliklerine rağmen Başkent SİMFEROPOL (Akmescit), BAHÇESARAY, YALTA ve özellikle Rus donanmasının bulunduğu ve gazetecilerin girmesi yasak SİVASTOPOL’e girmeyi başardı. Rus Ordusunun işgal ettiği bölgelerde fotoğraf çekmek yasak olduğu halde tüm tehlikeleri göze alarak 'Türk basınında ilk kez bir çatışma bölgesinde fotoğraf ve video çekme özelliği olan GOOGLE GÖZLÜĞÜ kullanarak' Rus askeri barikatlarıyla SİVASTOPOL’deki donanmasının fotoğraf ve görüntülerini çekip röportaj ve haberler hazırladı. HüRRİYET Gazetesinde uluslararası olayları izleme görevini 31 Aralık 2018 gününe kadar sürdüren Muammer ELVEREN kendi isteğiyle gazeteden ayrılarak emekli oldu. Halen "muammerelveren.com" sitesinde yazılarını derleyen ELVEREN, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu-FİJ, Belçika Profesyonel Gazeteciler Birliği-AGJPB, Avrupa Parlamentosu Gazeteciler Birliği-AJPE, Fransa Yabancı Gazeteciler Derneği-APE, Fransa Cumhurbaşkanlığı Gazeteciler Birliği-APP ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti TGC üyesidir. ELVEREN, FİJ kartı, Belçika Basın kartı, Fransa Basın kartı ve Sürekli Sarı Basın kartı taşıyor.