Genel

FRANSA’DA ORDİNARYÜS PROFESÖRKEN MALATYA’YA GELİP REKTÖR ADAYI OLDU

-Muammer ELVEREN yazıyor-

Prof. OZKUL MALATYA-1

Ordinaryüs Profesörlüğe kadar yükseldiği 46 yıllık Fransa macerasını doğduğu Türkiye’de devam ettireceğini bugün Malatya’da yaptığı basın toplantısıyla kamuoyuyla paylaşan Prof. Cafer Özkul İnönü Üniversitesinde 13 Temmuz’da gerçekleştirilecek seçimlerde Rektör adayı olduğunu açıkladı.

1951’de Malatya’da doğ Cafer Özkul, Fransa Devlet Üstün Başarı Madalyası “Chevalier dans l`ordre National du Merite” nişanına layık görüldü. Üniversite’de ‘Bölüm Başkanı, Dekan, Rektör, Ordinaryüs Profesör’ oldu.  Rouen Üniversitesi Rektörlüğü devam ederken şimdi 46 yıllık Fransa macerasına nokta koyup doğduğu Malatya’ya dönerek ‘İnönü Üniversitesi’ Rektörlük seçimlerine adaylığını açıklarken şöyle konuştu “Avrupa’nın ilk Türk asıllı rektörü olarak her platformda enerji kaynağının Türkiye olduğunu belirttim, hiçbir zaman Türkiye’den ve Türk kültüründen kopmadım ve Malatya’nın evladı olmaktan gurur duydum”.

Ord. Prof.Dr.Cafer Özkul, Malatya Avşar Otel’de düzenlediği basın toplantısında “Birlik, beraberlik, barış, kardeşlik ve dostluk duygularının harmanlandığı, hoşgörünün sergilendiği ve başta iki Cumhurbaşkanı olmak üzere, birbirinden değerli devlet adamlarını, akademisyenleri, sanatçıları, büyük işadamları ile birçok değerimizi ülkemize katan güzel şehrimizde sizlerle bulunmaktan mutlu olduğumu belirtmek istiyorum. Her ne kadar ülkemize ve Malatya’ya akademik ve idari tecrübelerimi paylaşmak, bilgi alışverişinde bulunmak, hasret gidermek için sıkça ziyaretlerde bulunmuş olsam da elbette ki, bunlar memleket hasretimin dinmesine yetmemiştir. Sonuç olarak, büyük özverilerle bana desteğini esirgemeyen eşim ile birlikte, Türkiye âşıkları ve Malatya sevdalıları olarak, ömrümüzün geri kalan kısmını kendi öz vatanımızda, aynı anadili konuştuğumuz ve büyük Türkiye ülküsünü paylaştığımız insanlarımızla geçirmeye karar verdik. Yıllardır memleketimden uzakta mesleki ve akademik anlamda kendimi yetiştirmek, uluslararası düzeyde tecrübe kazanmak için, devletimizin şahsıma sunduğu katkıların hakkını vererek, azimli ve planlı bir şekilde çok çaba sarf ettim. Gerek kişisel, gerekse mesleki hayatında dürüstlüğü ve etik kurallara tam riayet etmeyi şiar edinen bir Türk akademisyen olarak çok çalışmaktan asla imtina etmedim” şeklinde konuştu.

HİÇBİR ZAMAN TÜRKİYE’DEN VE TÜRK KÜLTÜRÜNDEN KOPMADIM

Prof. OZKUL MALATYA-2

Prof. Özkul “Başta Fransa ve diğer Avrupa ülkelerinde olmak üzere, dünyanın birçok ülkesinde oldukça faydalı girişimlerde bulundum. Bu süreç ve birikimlerin sonucu olarak, Rouen Üniversitesi’nde 2007 ve 2012 yıllarında yapılan rektörlük seçimlerini kazanarak iki dönem art arda, 9 yıl süren başarılı bir rektörlük deneyimine sahip oldum. Rektörlüğüm sürecince de uluslararası düzeyde faaliyette bulunan birçok bilimsel platformda başkanlık, başkan yardımcılığı ve koordinatörlük görevlerine seçilerek, buralarda da tecrübe edindim. Avrupa’nın ilk Türk asıllı rektörü olarak, bulunduğum her platformda enerji kaynağımın Türkiye olduğunu, hiçbir zaman Türkiye’den ve Türk kültüründen kopmadığımı ve geldiğim, büyüdüğüm, ekmeğini yediğim güzel şehir Malatya’mın evladı olmaktan gurur duyduğumu beyan etmekten kaçınmadım. Malatya’da bulunan yakınlarım, dostlarım ve basın-yayın organları vasıtasıyla ilimizdeki gelişmeleri de yakinen izlemeye çalıştım. Her ne kadar yıllardır Malatya’dan uzakta yaşayan biri olsam da Malatya’ya ve ülkesine aşinalığını yitirmeyen bir evlat olarak, sahip olduğum bilgi ve deneyimi, var olan tüm enerjimi artık kendi ülkemizin ve memleketimizin yararına seferber etmek istiyorum. Güzel şehrimizin ekonomik, sosyal, kültürel ve sanatsal gelişiminde lokomotif rol oynayacak ve ayrıca spor alanında görünür hale gelmesine büyük katkı sağlayacak Malatya İnönü Üniversitesi gibi çok önemli bir kurumda yapmayı arzulamaktayım” dedi.

BİLGİ VE TEKNOLOJİ ÜRETEN BİR TOPLUMUN ÖNCÜSÜ OLMALIYIZ

ORD.PRO.CAFER OZKUL BASARI ODULU

Ord. Prof.Özkul konuşmasına şöyle devam etti “Sahip olduğum bilim adamlığı ve yöneticilik tecrübelerimi, ayrıca uluslararası düzeydeki bilimsel platformlarla sürdürmekte olduğum bağlantılarımı, İnönü Üniversitesi’nin dinamik ve bir o kadar da donanımlı öğretim elemanlarının üretkenlikleriyle, ayrıca fedakâr idari personelinin desteğiyle birleştirebilirsek, kurum olarak büyük bir gelişme potansiyeline sahip olacağımıza inanıyorum. Bu potansiyele dayanarak, bilgi ileten ve teknoloji tüketen değil, daha çok bilgi ve teknoloji üreten bir toplumun öncüsü olmalıyız. AR-GE alanında bilimsel tanınırlığı yüksek, buluş ve yenilikleri ekonomiye artı değer olarak kazandıran, eğitim ve öğretim alanında ise nitelikli ve girişimci mezunlar yetiştiren, tercih edilen, öncü ve önder bir üniversite olma iddiasını taşımalıyız. Bu amaçla, idarenin modernleşmesi yanında, katılımcı ve şeffaf bir yönetim tarzını kurumsallaştırmalıyız. Üniversite bulunduğu şehrin ekonomik ve sosyal kalkınmasına öncü olurken, yine şehrin kültürel, sanatsal ve entelektüel hayatının canlandırılmasına katkıda bulunmalıdır. Şehrin markası olarak üniversitenin uluslararası görünürlüğü, Malatya’nın da uluslararası görünürlüğünü artıracaktır. İnönü Üniversitesi’nin cazibesi, bir bakıma şehrin cazibesi demektir. Bir taraftan ortak projeler çerçevesinde şehir ile bütünleşirken, diğer taraftan uluslararası akademik ilişkiler açılımında mutlak bir sıçrama yapmalıyız. Özet olarak, geniş perspektifli bir üniversite vizyonu kapsamında, kısa, orta ve uzun vadelere yayılacak projelerden oluşan stratejik bir yaklaşım ortaya koymalıyız. Türkiye’nin 2023 hedeflerine görünür katkılarda bulunmak ülküsünü taşımalıyız”.

 

MuammerELVEREN

İstanbul Üniversitesi Yüksek Gazetecilik mezunu olan Muammer Elveren, 12 Şubat 1948 yılında Mardin’de doğdu. Evli ve bir kız babası olan Elveren, 1974’te Haldun Simavi‘nin kurduğu GÜNAYDIN GAZETESİ’ne girdi.

1977’de GÜNAYDIN GAZETESİ BRÜKSEL BÜROSU’nu kurmakla görevlendirildi ve BRÜKSEL BÜRO ŞEFİ oldu. 1989’da Brüksel temsilciliğinin yanında, Mihail Gorbaçov’un liderliğindeki Komünizm’in merkezi kabul edilen SOVYET SOSYALİST CUMHURİYETLER BİRLİĞİ-SSCB’nin başkenti MOSKOVA temsilciliği görevini de üstlendi.

1991 yılında HÜRRİYET GAZETESİ’ne girdikten sonra hem Brüksel hem Moskova görevini birlikte yürüttü. Bu dönemde başta AZERBAYCAN olmak üzere Sovyetler Birliği Cumhuriyetleri ile BULGARİSTAN ve ROMANYA’da Komünizmin çöküşüyle ilgili olayları yerinde izledi.

Elveren, 1991’de Azeri ve Ermeni çatışmalarının en yoğun olduğu dönemde tüm tehlikelere rağmen DAĞLIK KARABAĞ’a girip röportaj yapmayı başaran ilk gazeteci oldu. Bu başarısıyla YILIN GAZETECİSİ seçildi ve SEDAT SİMAVİ GAZETECİLİK ÖDÜLÜ’ne layık görüldü. Aynı yıl Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin SERİ RÖPORTAJ ÖDÜLÜ’nü de kazandı.

1992’de Fransa’ya atanarak HÜRRİYET GAZETESİ PARİS TEMSİLCİSİ oldu. 1998’de ise, Devlet Bakanı EYÜP AŞIK’ın Fransa’da tutuklanan yeraltı dünyasının tanınmış isimlerinden ALAATTİN ÇAKICI ile yaptığı konuşmayı içeren kaseti elde ederek gündeme damga vurdu. “ÇAKICI’YA KAÇ DİYEN ANAP’LI BAKAN” başlıklı bu haberle ikinci kez SEDAT SİMAVİ GAZETECİLİK ÖDÜLÜ’nü aldı. Aynı yıl İstanbul Üniversitesi tarafından da YILIN GAZETECİSİ ÖDÜLÜ’nü kazandı.

1999’da Nokta dergisinin düzenlediği DORUKTAKİLER 98 yarışmasında YILIN GAZETECİSİ unvanını aldı. Kasım 2023’te ise TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ BURHAN FELEK BASIN HİZMET ÖDÜLÜ’ne layık görüldü.

Fransızca ve Arapça bilen Elveren, 1977’den itibaren uluslararası alanda çalıştı. AVRUPA BİRLİĞİ, NATO, AVRUPA KONSEYİ, AVRUPA PARLAMENTOSU, UNESCO ve OECD gibi kurumlarla ilgili yazılar kaleme aldı. Ayrıca SARAYBOSNA ve KOSOVA’da görev yaptı.

1995’te gazeteciliğin yanı sıra KANAL-D’de televizyon haberciliğine başladı ve bu görevini 2008 sonuna kadar sürdürdü. 2010 yılına kadar HÜRRİYET GAZETESİ PARİS TEMSİLCİLİĞİ görevini yürüttü.

ARAP BAHARI sürecinde TUNUS ve MISIR’da görev yaptı. Mısır’da HÜSNÜ MÜBAREK dönemini, TAHRİR DEVRİMİ’ni ve MUHAMMED MURSİ dönemini takip etti. MÜSLÜMAN KARDEŞLER’in RABİA MEYDANI ayaklanmalarını ve askeri darbe sürecindeki olayları izledi. Daha sonra, darbeyi gerçekleştiren ABDÜLFETTAH EL SİSİ’nin seçimlerinde KAHİRE’de bulundu. Ayrıca MİNYE kentine girerek röportaj yaptı.

UKRAYNA’da ayaklanmalar başlayınca KIRIM’a geçti. Rus ordusunun işgali sırasında SİMFEROPOL, BAHÇESARAY, YALTA ve özellikle yasaklı SİVASTOPOL’e girdi. Burada GOOGLE GÖZLÜĞÜ kullanarak Türk basınında ilk kez bir çatışma bölgesinde görüntü aldı.

Elveren, HÜRRİYET GAZETESİ’ndeki görevini 31 Aralık 2018’de emekliye ayrılarak noktaladı. Halen muammerelveren.com adresinde yazılarını yayımlamaktadır.

Elveren, FİJ, AGJPB, AJPE, APE, APP ve TGC üyesidir. Ayrıca FİJ KARTI, BELÇİKA BASIN KARTI, FRANSA BASIN KARTI ve SÜREKLİ SARI BASIN KARTI sahibidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir